tours cappadocia ve allah bilgileri89

tours cappadocia ve allah bilgileri89

 sizlere herzaman oldugu gibi tours cappadocia idyorki ALLAH’A, ALLAH’IN MKLEKLERİNK, KİTAPLARINA, PEY(;AMBER ^.ça.vJİN ÂLİNE, ASHABINA VE ZEVCELKRİNe SÖVEN KİMSENİN HÜKMÜb Müslümanlardan Allah’a (c.c.) söven kimse kâfirdir; öldürülmesiht-lâldir. Bu hususta hiçbir ihtilâf yoktur. Ancak tevbesinin kabul olunyp olunmayacağı hakkında bilginler arasında ihtilâf vardır.Mebsut’ta, thn Suhnun'un ve Muhammed'\n kitabında thn Kasımii yor ki: /shak b. Yahya'nm kitabında tbn Kasım Malik frahimefnıllah)izn rivayet ediyor ki: Müslümanlardan kim Allahü Teâlâ’ya söverse öldü rülür, tevbesi kabul olunmaz. Ancak sövmesi kendi dininden çıkıpbaj ka bir dini benimsemesiyle Allah’a iftira etmek suretiyle olup dinin açıklamış olursa hariç. Böyle halde tevbesi kabul olunur. Eğer dinin açıklamasa tevbesi kabul olunmaz (öldürülür). Muttarrif veAbdülmt lik, Mebsuf’ia aynı görüşü söylediler.

Mahzumî, Muhammed b. Mesleme ve fbn Ebu Hazini diyorlar ki Müslüman, sövmekle kendisine tevbe etmesi teklif edilmeyince öldunıl mez. Yahudi ve Hıristiyan olan da beyledir. Eğer tevbe ederlerse,on lardan kabul olunur. Şayet tevbe etmezlerse o takdirde öldüriilüı Mutlaka tevbe etmeleri için teklif edilmesi lâzımdır. Bunların hepsiric de gibidir.
Kadı fbn Nasr Malikî mezhebinden aynısını rivayet etmiştir.
Ebu Muhammmed b. Ebu Zeyd kendisinden rivayet edildiğine gön bir adama lânet eden ve Allah’a lânet eden itiraf edip ben şeylanalâni etmek istedim, fakat dilim kaydı diyen biri hakkında şöyle fetvaverd Zahiren küfrettiği için öldürülür. Özrü kabul olunmaz. Ammaken ile Allah arasındaki hususta özürlü sayılır.
Kurtuba fukahası, fakih Abdiilmelik'in kardeşi Hanın b. Hobib': meselesi hakkında ihtilâf eltiler. Bu kişi kötü ahlâklı, sabırsızın biriıc, Çok defa aleyhinde tanıklık yapıldı. Bunlardan biri: Yakalandığı bir hf talıktan dolayı söylediği sözdür. Bunun üzerine İbrahim b. Hüseyin HaUd öldürülmesiyle fetva verir. Çünkü; onun sözünün tazammuıii tiği husus Allah’a adaletsizlik ve zulüm isnad etmektir. Allah’ı vasf mekte işaret, sarahat gibidir. Kardeşi Abdülmelik h. Habibnlbrah b. Hüseyin Âsim ve Kaadı Said b. Süleyman ise; öldürülmemesi h< kında fetva verdiler. Ancak Kaadı Said b. Süleyman, sözünün küfrün cip olmasına ihtimali olduğu ve Allah’ı terkedip mahlûka şikâ etmesinden zindana atılması ve şiddetli dövülerek ceza verilmesini gun gördü.
Allahü Teâlâ’ya tevbesinin kabul olunmasını söyleyenin görüşü dur: Allahü Teâlâ’ya sövmek, sırf küfür ve irtidaddır. Buna Allah’
başkasının hakkı taalluk etmez. Bunu. Allah’a sövmeksizin küfrü kas-detmeye ve Islâm’a muhalif olan dinlerden başka bir dine geçmesine benzetti.
Allah’a sövenin tevbesinin kabul olunmayacağını söyleyenin görüşü ise şöyledir: Vakta ki, Allah’a sövmeden önce kendisine de Islâm zahir olduktan sonra bu husus kendisinde göründü, onu küfürle itham ettik. Ve ancak içten öyle inandığı için diliyle Allah’a sövdüğünü .sandık. Çünkü Allah’a sövme konusunda kimse kolay kolay dil uzatmaz. Bunun içindir ki, ona zındıklara verilen hüküm gibi hüküm verildi, tevbesi kabul olunmadı. Bir dinden başka bir dine geçip Allah’a açık açığa söverse, (onun bu hali) mürted olması anlamındandır. (Çünkü Allah’a sövmeyi câiz görenin hiçbir dini yoktur). Bir başka dine intikal eden kimse, biliniyor ki, Islâmiyetlc ilişkisini kesmiştir. Islâmla hiçbir alâkası yoktur.
Allah’a sövüp islâmla ilişkisini kesmeyenin durumu bunun aksinedir. Başka dine geçenin hükmü mürtedin hükmü gibidir. Bilginlerin meşhur olan görüşlerine göre tevbesi kabul olunur, tmam Malik (rahimehul-!ah) ve ashabının görüşü de daha önce açıkladığımız ve ihtilâfı bölümlerinde zikrettiğimiz gibi aynıdır.
Allahü Teâlâ’ya sövmek, dinden çıkmak ve küfrü kasdetmek yoluyla değil de, fakat yanlış te’vil ve ictihadla veyahut hevâ ve hevese, bid’ate ulaştıracak bir hata ile, Allah’ı bir şeye benzetmek, Allah’ı el, yüz gibi organlarla vasfetmek, veyahut da Allah’tan kemâl sıfatı nefyetmek suretiyle Allah’a lâyık olmayanı isnad eden kimseye gelince; bu selef ve halef âlimlerinin, böyle söyleyen ve insanların tekfiri hakkında ihtilâf ettikleri âlimlerdir. Böyle inanan kimse tekfir edilip edilmeyeceği hakkında Mâlik (rahimehuUah) ve taraftarlarının, sözleri muhteliftir.
Bilginler, ayrı bir topluluk halinde bulundukları zaman bunların öldürülmelerinde ihtilâf etmediler. Onlar eğer tevbe ederlerse tevbeleri kabul edilir. Tevbe etmezlerse öldürülürler. Bu hususta ulemâ ittifak etmiştir. İhtilâf ettikleri husus, bunlardan tek başına yaşayanlar hakkın-ladır. İmam Malik (rahimehuUah) ve taraftarlarının ekseriyetle sözleri lu merkezdedir: Onlara şiddetli bir azap verilir, uzun müddet onlar hap-icdilir. Tâ ki rücu edip tevbe ettikleri anlaşılsın. Nitekim Hz. Ömer (ra-hyallahu anh) Sabiğ'ç böyle yapmıştır. Bu (şiddetli cezalandırmak ve ızun müddet hapsetmek) Muhammed b. el-Mevaz’ın Haricîler hakkın-laki sözüdür. Suhnun’un da bütün hevâ ve heves ehli hakkındaki görüşülür.
imam Malik (rahimehullah)\n Muvalta’daki sözü ve Ömer b. Abdü-ıziz(radıyallahu anh), dedesi Mervan ve amucası Abdülmelik b. Mer-w’dan rivayet edilen, Kaderiyye mezhebinden olan hakkındaki: "Onlara tevbe etmeleri teklif edilir. Eğer tevbe ederlerse ne alâ, et-^ederse öldürülürler” söz\er\ bununla (şiddetli azap verilir, uzun müddet
ŞİFA-I ŞL'KİF TERCÜMFSİ
zindanda tuluklanırlaı diye) Idsir cılildi. hu, İhtı Kasun'ûı\n rivayet ederek diyor ki:
İI)u~Jyve (726 ). Kaderiyye ve âyetleri le’\ ilde tahrif eden bid’ai ehlin, den Ehl-i Sünnete muhalif olanlardan bunlara ben/eyen hcvâ\che»e^ ehli olanlara levbe etmeleri teklif edilir. Bu husu.sları ayığa vursunlar veya gizli tut.sunlar, kendilerine teklif edilen levbeyi kabul cdcrlcrscnf alâ. ne güzel; hayır kabul etme/ler.se öldürülürler. Mirasları ise vârisle-rine kalır. Aynı görüşü Kaderiyye ve başkaları hakkında Ihn KasımMu İHimmed I). el-Mevaz'u't kitabında zikretmiştir ve demiştir ki; —Onlara tesbe etmeleri şöyle denerek teklif edilir;
—Siz iyinde bulunduğunu/ bozuk itikadı \e kötü ameli tcrkcdinız. İhtı Kasım'm İbaziyye, Kaderiyye ve diğer bid’at ehli hakkında buna benzer sözü Mebsut’ta zikredilmiştir. İhn Kusun der ki: “Onlar Muslıj malılardır. Onlar aneak kötü görüşlerinden dolayı öldürülmüşlerdir.' Ömerh, Ahdüluziz (radıyullultu anh) bununla amel etmiştir. İbnKam diyor ki; Kim Allah, Musa (uleyhisselûm)ü vasıtasız hitab etmedi derse, kendisine tevbe etmesi teklif edilir. Eğer tesbe ederse ne alâ. Etme« öldürülür.
İhn Habib ve Mâliki bilginlerinden başkaları, bid’ai ehlinin ve Mur-cie (727), Kaderiyye ve Flaricilcr’den benzerlerinin tekfir edilmesi görü şündedirler. Bunun benzeri söz ve Allah'ın kelâmı yoktur diyenin kâfir öldüğü Suhnun'ûdi\\ rivayet edilmiştir. Bu konu hakkında İmam Mâ lik (rahimelwllah)6eLn muhtelif görüşler rivayet edilmiştir. Şamlıların, bilhassa Ehu Müshir, Mervan b. Muhammed ef-Tannyyrn\n rivayetindt bid’at ehlinin mutlak kâfir olduğu ifade edilir.
İmam Mâlik (rahimehuUuh), Kaderiyye mezhebine mensup olan biriyle kızım evermesi hususunda müşavere eden kimseye “Onunla everme" diye cevap vermiştir.
Allahii Teâlâ buyuruyor ki:
“.....Mü.şrik erkekler de iman etmedikye onlara mu’min kadınlan
nikâhlamaym. Bir kâfir size hoş j'öriinse bile; mii'min kiılc cihetle ondan daha hayırlıdır..." (728).
Hevâ ve heves ehlinin hepsinin kâfir olduğu hususu yine kcıuiisıııden rivayet edilmiştir. Malik (rahimehuUuh) der ki:

tours cappadocia sundu..